Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), kur korumalı döviz/altın dönüşümlü mevduat/katılma (DDKKM) stok bakiyesinin Şubat 2025’te bir önceki aya kıyasla 4,7 milyar dolar azalarak 24,2 milyar dolara gerilediğini duyurdu.
DDKKM Stok Bakiyesinde Sert Düşüş
TCMB’nin aylık para ve banka istatistikleri kapsamında yayımladığı veriler, finansal piyasalarda dikkat çeken bir gelişmeyi ortaya koydu. Ocak 2025’te 28,9 milyar dolar seviyesinde olan DDKKM stok bakiyesi, Şubat sonunda 24,2 milyar dolara indi. Bu, bir ayda 4,7 milyar dolarlık bir düşüş anlamına geliyor. Kur korumalı mevduat sisteminin, döviz kuru dalgalanmalarına karşı tasarruf sahiplerini korumak amacıyla 2021’de hayata geçirildiği düşünüldüğünde, bu gerileme ekonomik politikaların ve piyasa dinamiklerinin bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Son Bir Yıldaki Düşüş 51,5 Milyar Dolar
DDKKM stok bakiyesindeki azalma, yalnızca Şubat ayıyla sınırlı değil. TCMB verilerine göre, son bir yıl içinde toplam stok bakiyesi 51,5 milyar dolarlık çarpıcı bir düşüş gösterdi. Bu rakam, sistemin ilk kurulduğu dönemde yoğun ilgi görmesine rağmen, zamanla cazibesini kaybettiğini işaret ediyor. Ekonomistler, bu düşüşü, Türk lirasındaki değerlenme çabaları, faiz politikalarındaki sıkılaşma ve alternatif yatırım araçlarının cazip hale gelmesi gibi faktörlere bağlıyor.
Gerçek ve Tüzel Kişilerdeki Değişim
DDKKM stok bakiyesindeki gerileme, hem gerçek kişiler hem de tüzel kişiler nezdinde gözlemlendi. Gerçek kişi DDKKM stok bakiyesi, Ocak 2025’te 23,2 milyar dolar iken, Şubat sonunda 20,5 milyar dolara düştü. Bu, bireysel tasarruf sahiplerinin kur korumalı mevduattan çıkmaya başladığını gösteriyor. Tüzel kişi DDKKM stok bakiyesi ise aynı dönemde 5,7 milyar dolardan 3,7 milyar dolara geriledi. Şirketlerin de bu sistemden uzaklaşması, ekonomik aktörlerin stratejilerinde önemli bir değişim yaşandığını ortaya koyuyor.
Kur Korumalı Mevduatın Evrimi
Kur korumalı mevduat, döviz kuru riskine karşı tasarrufları korumayı amaçlayan bir finansal araç olarak 2021’de tanıtıldığında, Türkiye’de ekonomik istikrarı desteklemek için önemli bir adım olarak görülmüştü. Döviz ve altın birikimlerinin Türk lirasına çevrilmesini teşvik eden bu sistem, başlangıçta büyük bir taleple karşılaştı. Ancak, 2025’e gelindiğinde, TCMB’nin sıkı para politikaları ve enflasyonla mücadele stratejileri, bu sistemin popülaritesini azalttı. Şubat 2025 verileri, bu eğilimin devam ettiğini açıkça ortaya koyuyor.
Ekonomik Politikaların Etkisi
TCMB’nin son dönemde uyguladığı politikalar, DDKKM stok bakiyesindeki düşüşte etkili oldu. Özellikle faiz oranlarının artırılması ve Türk lirasını cazip hale getirme çabaları, tasarruf sahiplerini alternatif yatırım araçlarına yöneltti. Ayrıca, döviz kuru oynaklığının azalmasıyla birlikte, kur korumalı mevduatın sunduğu avantajlar da sorgulanmaya başladı. Ekonomistlere göre, bu durum, TCMB’nin Türk lirasına güveni artırma hedefinde ilerlediğini gösteriyor.
Piyasa Tepkileri ve Beklentiler
DDKKM stok bakiyesindeki düşüş, finansal piyasalarda farklı yorumlara yol açtı. Bazı analistler, bu gerilemeyi Türk lirasındaki istikrarın bir göstergesi olarak olumlu bir gelişme şeklinde değerlendirirken, diğerleri ise tasarruf sahiplerinin döviz ve altına geri dönüş yapabileceği konusunda uyarılarda bulundu. Şubat 2025 verileri, piyasanın TCMB’nin politikalarına verdiği tepkileri anlamak açısından önemli bir gösterge olarak kabul ediliyor. Önümüzdeki aylarda, bu trendin devam edip etmeyeceği yakından takip edilecek.
Uzun Vadeli Etkiler
DDKKM stok bakiyesindeki azalma, Türkiye ekonomisinin uzun vadeli yapısal dönüşümüne dair ipuçları sunuyor. Kur korumalı mevduatın devreye alındığı dönemde, sistem döviz talebini azaltarak rezervleri desteklemeyi amaçlamıştı. Ancak, 51,5 milyar dolarlık birikim kaybı, bu hedefin artık farklı araçlarla sürdürüldüğünü gösteriyor. TCMB’nin rezerv artırma politikaları ve enflasyonla mücadele çabaları, DDKKM’nin yerini alabilecek yeni stratejilerin habercisi olabilir.
News
